Eğitim-iş Sendikasından 1. Dönem Raporu
Okulların tatile girmesiyle birlikte Eğitim-İş Sendikası'ndan 1.dönem sonu raporu yayınlandı... 1.5 milyon öğrencinin örgün eğitim dışında kaldığı vurgulanan raporda; MESEM ve ÇEDES projelerinin kaldırılması talep edildi...
2024-2025 öğretim yılı birinci dönemi sona erdi...
Müfredatta dinsel ve laiklik karşıtı program tasarlandığını öne süren Eğitim-İş Sendikası, 1. dönem sonu raporu hazırladı.
Raporda 1 milyon 400 bin öğrenci örgün eğitim sistemi dışında kaldığı belirtildi.
Açıklanan verilere göre; 6-9 yaş grubunda 73 bin, 10-13 yaş grubunda 86 bin, 14-17 yaş grubunda 452 bin çocuk okula gidemedi.
Rapora göre; okul ve derslik sayılarında da açık bulunuyor...
Sendika raporunda; mevcut iktidar döneminde yoksulluğun arttığı, seçim vaadi olan okullarda bir öğün ücretsiz yemek dağıtımı sözünün tutulmadığı belirtildi.
Raporda, ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı ile imzalanan protokol de eleştirildi.
O protokolün, eğitimi siyasallaştırma ve ideolojik propaganda hareketi olduğu savunuldu.
“Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi”nin laik eğitim anlayışına açıktan meydan okuduğu da ifade edildi.
MESEM sisteminin; çocukların eğitim hakkını ve güvenliğini hiçe sayarak, işyerlerine ucuz iş gücü sağlamaktan başka bir amaca hizmet etmediği savunuldu.
Çocukların yaşamını yitirmesine yol açtığının da altı çizildi...
Sendika başkanı Kadem Özbay da "Diyanet İşleri Başkanlığı'nın adeta paralel Milli Eğitim Bakanlığı haline gelmesi, Tevhidi Tedrisat Kanunu'nun yok sayılması yoluyla eğitim daha da dinselleştirilmiştir” ifadesini kullandı.
Müfredatta dinsel ve laiklik karşıtı program tasarlandığını öne süren Eğitim-İş Sendikası, 1. dönem sonu raporu hazırladı.
Raporda 1 milyon 400 bin öğrenci örgün eğitim sistemi dışında kaldığı belirtildi.
Açıklanan verilere göre; 6-9 yaş grubunda 73 bin, 10-13 yaş grubunda 86 bin, 14-17 yaş grubunda 452 bin çocuk okula gidemedi.
Rapora göre; okul ve derslik sayılarında da açık bulunuyor...
Sendika raporunda; mevcut iktidar döneminde yoksulluğun arttığı, seçim vaadi olan okullarda bir öğün ücretsiz yemek dağıtımı sözünün tutulmadığı belirtildi.
Raporda, ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı ile imzalanan protokol de eleştirildi.
O protokolün, eğitimi siyasallaştırma ve ideolojik propaganda hareketi olduğu savunuldu.
“Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi”nin laik eğitim anlayışına açıktan meydan okuduğu da ifade edildi.
MESEM sisteminin; çocukların eğitim hakkını ve güvenliğini hiçe sayarak, işyerlerine ucuz iş gücü sağlamaktan başka bir amaca hizmet etmediği savunuldu.
Çocukların yaşamını yitirmesine yol açtığının da altı çizildi...
Sendika başkanı Kadem Özbay da "Diyanet İşleri Başkanlığı'nın adeta paralel Milli Eğitim Bakanlığı haline gelmesi, Tevhidi Tedrisat Kanunu'nun yok sayılması yoluyla eğitim daha da dinselleştirilmiştir” ifadesini kullandı.